Ad&Soyad:Patricia Cissi Ashmore
Yaş:11
Kişisel Özellik:Cissi'nin gizemli ve ürkütücü bir yapısı vardır.Klasik şeylerden hoşlanmaz.Denenmemişi yapmak,görülmemişi görmek ister.Güzel ve kibirlidir.Güzelliğiyle övünmesini sever.İntikamcıdır.Bu huyunu babasından almıştır.Pek güvenilir değildir.Yüzüne gülüyorsa arkandan bir çok iş çevirebilir.Tüm bu huyunlarına rağmen ağlayan insanlara dayanamaz.Azda olsa merhametlidir.Arkadaşları ve ailesi için yapamayacağı hiçbirşey yoktur.Seçicidir.Kolay beğenmez...
Batıl İnanç:Yok
Burç:İkizler
Favori Ders:İksir ve zihinbend
Örnek Rp(en az 5 satır):
Cissi'nin fena halde başı ağrıyordu.Dün ateşviskisini fazla kaçırmıştı.Muhtemelen ondandı.Üstüne üstlük birde aç karnına içmişti.Ama dün öyle şeyler yaşamıştı ki sadece içki içmek istemişti.İçmek ve kendinden geçmek.İçmek ve bu yalan,sahtekar dünyadan bir an olsun uzaklaşabilmek...
Cissi çok mu kötüydü??Günahlarımı vardı ki tanrı onu böyle cezalandırıyor olsun...
Belkide biraz değişmeye ihtiyacı vardı.Çevresinde kendisini seven bir tek kişi bile kalmamıştı.Wicky bencildi,kendini herşeyden üstün görüyordu.Hep kendi sorunlarının dinlenmesini ister,başkasını hiç umursamazdı bile...Ama Cissi değişemezdi 11 senedir böyleydi ve hep böyle kalacaktı...
Ama o Susy'yi çok seviyordu.Kendinden beklenmeyecek birşeydi.Ama gerçekten seviyordu.O Wicky'nin çocukluk arkadaşıydı ve onu şimdi yapayalnız bırakıp gitmişti....Kendini bir şekilde affettirmeliydi.Onu kaybetmek istemiyordu.
Yatağından doğruldu ve pencereye baktı.Rüzgar çok şiddetli esiyordu.Sanki evler uçacak,ağaçlar yerlerinden kopacaktı...Aynı zamanda ufak ufakta yağmur çiseliyordu.Ama Cissy Susy'ye gitmeye kararlıydı.Şartlar nasıl olursa olsun...
Yağmurluğunu ve çizmesini giydi.Hafiften başı dönüyordu ama yürüyemeyecek kadar değildi...Son defa aynaya baktı.Gözleri ağlamaktan kızarmış,dudakları şişmişti.Hiçbirşeyi artık gözü görmüyordu.Kapıyı çarparak çıktı..
Yürüdü...Yürüdü...Yürürkende ağlıyordu.Hayattaki tek varlığı Susy'di.Onuda kaybetmek üzereydi.Ama kazanabilirdi de.Herşey şu an Cissi'nin elindeydi.Evet sonunda varmışt eve.Derin bir nefes aldı ve kapının tokmağını ikş defa tıklattı...
Tık tık...
İçerden hiç bir ses gelmiyordu.Cissi'nin aklına kötü kötü düşünceler geliyordu."Evet evet açmıyor kapıyı..Tanrım bn Susy'siz ne yaparım.."
Etrafa sessizlik hakimdi.Yağmur durmuştu.Etrafta Wicky'nin yağmurluğundan akan suların sesi vardı.Tam anlamıyla sırılsıklam olmuştu.Ama hiçbir önemi yoktu.Şuan tek önemli şey Susy'di...
Cissi hala bekliyordu.Ve birkez daha kapıya vurdu..İkinci vuruştan sonra bir hareketlenme olmuştu.Ve kırmız tahta kapı gıcırdıyarak açıldı.Kapıdaki Susy'nin annesiydi.Soran gözlerle Cissi'ye bakıyordu.Cissi kurumuş boğazını temizledi v konuşmaya başladı..
"Merhaba efendim ben Patricia Suzanne'nin arkadaşıyım.Evdeyse onunla konuşmam gerekiyorda.."....
Yalvarır gözlerle Susy'nin annesine baktı.İçinden "Kesin benimle konuşmak istemeyecek veya evde yok dedittirecek off lütfen böyle olmasın"...
Ve Annesi;
"Suzanne evde yok tatlım dayısına gitti.2 aya kadarda dönmeyecek."
Ve kadın tekrar Cissi'ye dönerek;
"Canım Patricia'mı demiştin..?Bu mektubu Suzanne sana bıraktı.."
Mektubu verdi.Ve kapıyı kapattı....
Cissi elinde mektupla kapının önünde dikilice kaldı..Hiçbir tepki vermiyordu.Sadece mektuba bakıyordu.Üstünde Susy'nin el yazısı vardı.Daima iri ve eğik yazardı.Cissi ise aksine küçük ve dümdüz...
Cissi hala mektuba bakıyordu.Ve yürüyordu...Deniz kenarına gitti.Kayalıklara oturdu ve ağladı... ağladı....Gökyüzü ve Cissi yarış içindeydiler..Kimin acısı daha büyük işte onu kestirmek zordu...